George Washington Üniversitesi profesörünü İran paylaşımı nedeniyle görevden aldı

ABD'nin önde gelen yükseköğretim kurumlarından Georgetown Üniversitesi, Arap ve İslam Araştırmaları Bölüm Başkanı Prof. Jonathan Brown’u görevinden aldı ve geçici izne çıkardı. Kararın gerekçesi, Brown’un sosyal medya platformu X’te yaptığı ve İran’a sembolik bir saldırı çağrısı olarak yorumlanan paylaşımı oldu. Paylaşım, İsrail ile İran arasında artan gerilim ve ABD’nin İran topraklarına düzenlediği saldırıların ardından geldi.

Üniversitenin geçici başkanı Robert M. Groves, Salı günü Kongre'de düzenlenen ve ABD üniversitelerinde antisemitizmin ele alındığı oturumda yaptığı açıklamada, “Tweet’ten haberdar olduktan birkaç dakika sonra dekan, Prof. Brown ile iletişime geçti. Brown paylaşımı sildi. Biz de içeriğini kınayan bir açıklama yayımladık. Brown, bölüm başkanlığı görevinden alındı, izne çıkarıldı ve konuyla ilgili soruşturma başlattık” dedi.

Prof. Jonathan Brown, İslam medeniyeti alanında tanınan bir akademisyen ve Georgetown Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Fakültesi'nde Suudi Prens Velid bin Talal kürsüsünü elinde bulunduruyor. Söz konusu paylaşımında Brown, “Uzman değilim ama İran’ın hâlâ kolayca bomba yapabilecek kapasitede olduğunu varsayıyorum. Umarım İran bir üsse sembolik bir saldırı düzenler ve herkes durur” ifadelerini kullandı.

Bu açıklama özellikle muhafazakâr çevrelerde yoğun tepkiyle karşılandı. Bazı yorumcular, paylaşımı ABD askerlerine karşı doğrudan bir kışkırtma ve şiddete teşvik olarak değerlendirdi.

Tepkilerin ardından yeni bir açıklama yapan Brown, tweet’ini "yanlış anlaşıldığı" için sildiğini belirtti. Amacının şiddet çağrısı olmadığını vurgulayan profesör, “İkisi yurt dışında görev yapmış ABD ordusunda iki yakınım var. Hiçbir Amerikan askerinin ya da başka birinin zarar görmesini istemem” dedi.

Ancak Brown’un açıklamaları tepkileri dindirmeye yetmedi. Cumhuriyetçi Kongre üyesi Randy Fine, Brown’a yönelik olarak “şeytan” ifadesini kullanarak, “Amerika’da bir İslam sorunumuz var” dedi. İsrail yanlısı medya ve muhafazakâr çevrelerden birçok isim de Brown’u “düşmanla empati kurmakla” suçladı.

ABD’deki en büyük Müslüman sivil haklar kuruluşu olan Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR) ise üniversitenin kararına sert tepki gösterdi. Yapılan açıklamada, kararın “Filistin ve Müslüman karşıtı siyasi baskılara orantısız bir teslimiyet” olduğu ifade edildi. CAIR, üniversiteye gönderdiği mektupta, “Soruşturma ve disiplin kararının derhal iptal edilmesini” talep ederek, Brown’un paylaşımının “kasıtlı şekilde çarpıtıldığını” ve aslında savaşın hızlı biçimde sona erdirilmesini amaçladığını savundu.

Kongre’deki oturum, İsrail yanlısı milletvekillerinin, özellikle Filistin’e destek veren ya da İsrail politikalarını eleştiren görüşleri hedef alarak, ABD üniversitelerinde ifade özgürlüğünü kısıtlamaya yönelik daha geniş bir kampanyanın parçası olarak değerlendiriliyor. Eleştirmenler, akademik özgürlüklerin zayıflatıldığına ve Müslümanlara karşı ayrımcılığın arttığına dikkat çekiyor.

Siyasi ve medya baskısına rağmen, akademik ve insan hakları çevrelerinden çok sayıda isim Brown’a destek vermeye devam ediyor. Yaşananlar, özellikle Orta Doğu politikaları konusunda eleştirel görüşlerin “antisemitizm” suçlamasıyla susturulmak istendiğine dair endişeleri yeniden gündeme getirdi.