“Ayda Kampı’nın küçük aslanı”: 16 yaşındaki Seyfeddin Derviş dördüncü kez zindanda

Batı Şeria’nın güneyinde, Beytüllahim kentine bağlı Ayda Mülteci Kampı’nda yaşayan 16 yaşındaki Filistinli Seyfeddin Derviş, dün sabaha karşı İsrail ordusuna ait üç özel birimin baskınıyla yeniden gözaltına alındı. Bu, genç Derviş’in dördüncü tutuklanışı oldu. Şimdiye dek yaklaşık bir buçuk yılını aralıklarla İsrail hapishanelerinde geçiren Derviş, daha önce Gazze savaşında yapılan iki esir takası anlaşmasıyla serbest bırakılmıştı.

Annesi Sabirin el-Bergusi, baskın anını “kâbus gibi” diye anlattı: “Kapıları kırdılar, evi dağıttılar, erkekleri darp ettiler, bizi sokağa çıkardılar. Her şeyi talan ettiler.” Askerler, yanında bir subayla birlikte eve gelirken köpekler de kullanarak evdeki tüm eşyaları dağıttı. Askerler, Derviş’i “mekhabbel” (yani İbranice’de “yıkıcı, sabotör”) diye çağırdı.

Baskın sırasında tüm ev aranırken, aileye “Bu bina İsrail’in güvenliğine zarar veriyor” yazılı bir kağıt verildi ve Seyfeddin’in tutuklanma anı fotoğraflandı. Daha sonra Derviş, Kudüs’teki korkutucu Maskubiye Sorgu Merkezi’ne götürüldü. Annesi, oğlunun daha önce aldığı yaralar ve cezaevlerindeki kötü muamele nedeniyle hayatından endişeli.

Seyfeddin, 2009 doğumlu, ismi “dinin kılıcı” anlamına geliyor. Çocukluğunu, işgalin duvarları ve gözetleme kuleleriyle çevrili Ayda Kampı’nda geçirdi. Küçük yaşta ulusal kuruluşların düzenlediği yaz kamplarına katıldı ve 10 yaşında etkinliklerde yer aldı. Annesi, oğlunun bu etkinlikler sırasında “vatanın bir parçası olduğunu ve özgürlüğü için bir şeyler yapması gerektiğini hissettiğini” söylüyor. Seyfeddin, özellikle Şahid Abdullah el-Hısri’den etkilenmişti; el-Hısri, Cenin Tugayları’nın liderlerinden biri olarak biliniyor.

Seyfeddin’in tutuklanma serüveni 14 yaşında başladı. İlk tutuklaması Ocak 2023’te gerçekleşti ve kamp soğuk bir dönemden geçerken altı ay hapiste kaldı. Aynı dönemde abisi Adem de beş buçuk yıl süren beş ayrı tutuklama döneminden geçti ve anne her iki çocuğunu aynı anda hasretle bekledi.

Serbest bırakıldıktan kısa bir süre sonra, Temmuz 2023’te İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalarda yaralanan Seyfeddin, işaret parmağını kaybetti ve bacağındaki bağları parçalandı. Yaralanmasından iki hafta sonra tekrar altı ay hapse kondu ve Aralık 2023’te yapılan esir takasıyla serbest bırakıldı. Ancak Haziran 2024’te üçüncü kez tutuklandı ve beş ay hapiste kaldıktan sonra Ocak 2025’te bir esir takasıyla yeniden özgürlüğüne kavuştu. Şimdi ise dördüncü kez cezaevine gönderildi.

Annesi, oğlunu defalarca tutuklamalara karşı uyarmış, “Vatan sadece senin değil, yeterince savundun, şimdi kendini koru” demişti. Seyfeddin ise uyarıyı dinlememiş, vatan sevgisini ve direnişini sürdürmüştü. Annesi gururla, “Oğlumu hırsızlık ya da suç nedeniyle değil, vatan sevgisi yüzünden tutukladılar. Onunla gurur duyuyorum” diyor ve ekliyor: “Hapishane erkekler içindir, ama Seyfeddin çocuk olmasına rağmen cesurca direndi; başım dik onunla gurur duyuyorum.”

Seyfeddin, kamp sakinleri arasında “Ayda Kampı’nın Aslanı” olarak biliniyor. Annesi, oğlunu şöyle tanımlıyor: “Cesur, adaletsizliğe karşı hızlı öfkelenen ama aynı zamanda ciddi bir çocuk, arkadaşlarını çok sever ve onları korur. Kimseyi korkutmaz.”