Mısır hapishanelerinde 11 yıllık karanlık: 1266 Ölüm, on binlerce ihlal
Rapor, Mısır’daki hapishanelerde 2013’ten 2024’e kadar en az 1266 ölüm, on binlerce işkence ve ihlalin yaşandığını ortaya koydu. İnsan hakları örgütleri, durumun “sistematik ve kasıtlı bir devlet politikası” olduğunu belirtiyor.
Mısır İnsan Hakları Platformu, “Adalet Komitesi” ile birlikte, 2013–2024 yılları arasında Mısır hapishanelerinde yaşanan ihlalleri ortaya koyan kapsamlı bir ortak rapor yayımladı. Raporda, eski siyasi mahkûmların canlı tanıklıkları ile sistematik olarak derlenmiş ihlal verileri yer aldı.
Dün açıklanan ve 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’ne denk getirilen rapora göre, hapishanelerdeki tıbbi ihmal ve kötü koşullar binlerce insana ağır zarar verdi; 1266’dan fazla kişi tutukluluk sırasında hayatını kaybetti. Adalet Komitesi, sadece 2024’ün başından bu yana en az 39 mahkûmun çoğunlukla tıbbi ihmal nedeniyle öldüğünü tespit etti. Rapora göre, birçok hapishane görevlisi hasta siyasi mahkûmların dış hastanelere sevkini sistematik biçimde engelliyor.
Komite ayrıca 2024’ün ilk yarısında 35’ten fazla psikolojik, fiziksel ve cinsel işkence vakası kaydetti. El-Nadim Merkezi de 2024 yılında gözaltı yerlerinde, sokakta veya gözaltı anında toplam 55 kişinin bireysel işkenceye maruz kaldığını belgeledi.
2020–2023 yılları arasında hapishanelerde ve gözaltı merkezlerinde toplam 31.450 ihlal tespit edildi. Sadece 2023 yılında 49 farklı gözaltı merkezinde 3537 ihlal kaydedildi. Bunların %90’ını (3185 vaka) keyfi özgürlükten yoksun bırakma oluştururken, 174 zorla kaybetme, 106 kötü koşullar nedeniyle ihlal ve 36 işkence/ölüm vakası belgelendi. Ayrıca, kayıtlar 1266’dan fazla “yargısız infaz” niteliğinde ölümün büyük ölçüde kasıtlı tıbbi ihmalden kaynaklandığını gösteriyor.
“İhlaller sistematik bir cezalandırma politikası”
Rapor, ihlallerin güvenlik tarafından yönlendirilen bir “cezalandırma sistemi” kapsamında gerçekleştiğini belirtiyor. Mahkûmların ilk kez “içeriden müzakere” ederek spor hakkı ve gıda gibi en temel talepleri bile dile getirdiği; ancak taleplerin ağır cezalandırmalarla karşılandığı aktarıldı. Rapor, uluslararası standartlara uygun yasal reformlar ve tutukluluk politikalarının gözden geçirilmesi çağrısı yaparken, temel çözümün tüm siyasi tutukluların derhal serbest bırakılması olduğunu vurguladı.
“Mısır, tavsiyelere kulak tıkıyor”
Mısır İnsan Hakları Merkezi Başkanı avukat Khalaf Bayoumi, “Dünya İnsan Hakları Günü, Mısır’daki insan hakları durumunun tarihte görülmemiş ölçüde kötüleştiği bir döneme denk geliyor” dedi. Bayoumi, Ocak 2025’te 137 ülkenin katılımıyla yapılan Evrensel Periyodik İnceleme’de (UPR) Mısır’a sunulan 382 tavsiyeye rağmen hiçbir ilerleme kaydedilmediğini söyledi.
Bayoumi’ye göre, tutukluların serbest bırakılması, zorla kaybetmenin yasaklanması ve siyasi alanın açılması yönündeki uluslararası çağrılar cevapsız kaldı. “Suriye deneyiminin yarattığı umut Mısır’da karşılık bulmadı. Hükümet sadece isim değişiklikleri ve boş söylemler üretiyor” dedi.
Bayoumi, yeni kurulan “Siyasi Mahkûmları Savunma Komitesi”nin umut yarattığını, bunun ailelerin taleplerine ve siyasi özgürlük beklentilerine alan açabileceğini belirtti.
10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü ise Birleşmiş Milletler’in 1948’de kabul ettiği İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin yıldönümü olarak her yıl hatırlatılıyor.



