Yarı finali yarın başlayacak Eurovision, İsrail'in katılımı nedeniyle bu yıl da eleştirilerin hedefinde
İşgalci İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına rağmen bu yıl yeniden Eurovision Şarkı Yarışması'na katılmasına, insan hakları savunucuları ve bazı Avrupa milletvekillerinden çifte standart eleştirileri ve boykot çağrıları geldi.

Ukrayna'ya açtığı savaş nedeniyle Eurovision Şarkı Yarışması'ndan men edilen Rusya'nın aksine, Gazze'ye yönelik saldırılarına rağmen İşgalci İsrail'in bu yıl İsviçre'nin Basel kentinde düzenlenecek yarışmaya da katılacak olması, "çifte standart" eleştirilerini ve boykot çağrılarını beraberinde getirdi.
İşgalci İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne yönelik sürdürdüğü abluka ve saldırılar 52 bini aşkın sivilin katledilmesine neden olmasına rağmen ülkenin iki yıldan uzun süredir kültür, sanat ve spor etkinliklerine katılımına izin verilmesi tepki çekiyor.
Avrupa Yayın Birliği (EBU), siyasi gerekçelerle yarışmaya müdahale edilmemesi gerektiğini savunarak İsrail'in katılımına izin verirken, 2022'de Ukrayna'ya savaş açan Rusya'yı aynı gerekçeyle yarışmadan men etti.
Bu durum, başta sanatçılar ve insan hakları savunucuları olmak üzere kamuoyunda çifte standart eleştirilerine yol açtı, İsrail'in yarışmada yer almasına karşı birçok ülkede boykot çağrıları yaygınlaştı.
Basel kentinde 13-17 Mayıs'ta düzenlenecek yarışmada Siyonist İsrail'i temsil eden Yuval Raphael, "New Day Will Rise" adlı şarkısıyla finale kalmak için 15 Mayıs'taki ikinci yarı finalde yarışacak.
Milletvekilleri İşgalci İsrail'in men edilmesini istedi, EBU reddetti
Slovenyalı Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi Matjaz Nemec ve Irena Joveva'nın başını çektiği 26 milletvekili, savaş suçları ve insan hakları ihlalleri endişelerine atıfta bulunarak nisan ayında EBU yönetimine yazdığı mektupta İsrail'in yarışmadan çıkarılmasını talep etti.
"Bu tür ihlaller devam ederken İsrail'in katılmasına izin veren EBU, Eurovision Şarkı Yarışması'nın bütünlüğünü tehlikeye atma riski taşımaktadır." ifadesi kullanılan mektupta, Ukrayna'da savaşın başlamasının ardından Rusya'ya getirilen yasakla karşılaştırıldığında bu durumun "ikiyüzlülük olduğu" belirtildi.
EBU'nun "insan onuruna saygı, barış ve uluslararası işbirliği değerlerini koruma" sorumluluğu olduğu belirtilen mektupta, "Bu tür ihlaller devam ederken İsrail'in yarışmaya katılmasına izin veren EBU, Eurovision Şarkı Yarışması'nın bütünlüğünü tehlikeye atma ve uluslararasında birlik ve karşılıklı saygı için bir platform olma rolünü azaltma riskini taşımaktadır." ifadelerine yer verildi.
Buna karşılık EBU, Eurovision'un "hükümetler değil, kamu hizmeti yayıncıları arasında bir yarışma" olduğu yönündeki söylemini yineleyerek, İsrail'in yayın kuruluşu KAN'ın birliğin tam ve bağımsız bir üyesi olmaya devam ettiğini ve Rus devlet yayıncılarının aksine, kendi hükümeti tarafından kamuoyu önünde eleştirildiğini öne sürdü.
EBU Genel Müdürü Noel Curran yazılı bir cevapla Ukrayna ve Gazze'deki "çatışmalar arasında karşılaştırma yapmayı" reddederek, KAN'ın yarışmaya katılım için gerekli koşulları sağladığını savundu.
"EBU'nun ikiyüzlü olduğuna inanıyoruz"
Matjaz Nemec, gazetecilere yaptığı yazılı açıklamada, İsrail'in yarışmaya katılımının, EBU ile Avrupa'nın "değer ve standartlarını" ihlal ettiğini belirterek, "EBU'nun Rusya veya Belarus'a yaklaşımıyla kıyaslandığında ikiyüzlü olduğuna inanıyoruz." eleştirisini yöneltti.
Eurovision Şarkı Yarışması'na geçen yıllarda katılmış sanatçıların yarışmanın boykot edilmesi çağrısına destek verdiğini söyleyen Nemec, "EBU'nun, 'argümanları hiç de ikna edici olmayan, soykırımı aklayan, suç ortaklığı içeren ve savaş suçları için hesap verebilirliği olumsuz etkileyen' yanıtından da son derece hayal kırıklığına uğradık." ifadelerini kullandı.
Diğer yandan İsrail'in yarışmadan çıkarılmasını isteyenler arasında birçok kamu yayıncısı, insan hakları örgütleri ve sanatçılar da yer aldı.
İrlanda'nın ulusal yayıncısı RTE, EBU'ya gönderdiği resmi mektupta, İsrail'in katılımının yeniden değerlendirilmesini istedi. RTE Genel Müdürü Kevin Bakhurst, Gazze'deki sivil kayıpların yarışma ruhuna aykırı olduğunu vurguladı.
İzlanda'dan RUV, İspanya'dan RTVE ve Slovenya'dan RTVSLO da benzer talepte bulunarak yarışmanın "siyasi olmadığını" savunan EBU'nun çifte standart uyguladığı eleştirisini yöneltti.
Tepkiler yalnızca yayıncılarla sınırlı kalmadı. Aralarında kazananların da bulunduğu 70'den fazla eski Eurovision katılımcısı, EBU'ya açık mektup göndererek İsrail'in ve onun yayıncısı KAN'ın yarışmadan men edilmesini istedi. Geçen yıl yarışmayı kazanan Nemo da bu çağrılara destek verdi.