Yunan aktivistler, Filistin'e desteklerini sürdüreceklerini açıkladı
Gazze'ye uygulanan ablukayı kırmak için yola çıkan Küresel Sumud Filosu'ndaki Yunan aktivistler, Gazze'de varılan ateşkes anlaşmasının ardından da Filistin’e özgürlük kazandırmaya yönelik çabalarını sürdüreceklerini belirtti.

Yunan aktivistler, başkent Atina’da düzenlenen basın toplantısında, Küresel Sumud Filo’sundan alıkonulmalarını ve Filistin meselesinin geleceğine dair görüşlerini paylaştı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan, Filistin'e destek veren sivil inisiyatif, "March to Gaza" üyesi avukat Anastasia Maçuka, İsrail'in filoya saldırısının hukuk dışı olduğunu vurguladı.
Maçuka, Gazze'de varılan ateşkesin Küresel Sumud Filosu'nun faaliyetlerinin sona ereceği anlamına gelmediğini belirterek, "Barış Anlaşmasının, direkt Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze'deki hukuk dışı işgali sona erdirmeyeceğini, Gazze ablukasını ortadan kaldırmayacağını apartheidi bitirmeyeceğini, Filistinlilerin onlarca yıldır işkence gördüğü İsrail cezaevlerindeki şartları değiştirmeyeceğini çok iyi biliyoruz." diye konuştu.
Filo'daki aktivistlerden Evgenia Kavvadia, Filistin sorunu tamamen çözülmeden bölgede huzurun mümkün olmayacağını belirterek, "Bir kez daha vurguluyorum, bu ateşkese güvenilemez. Batı Şeria ve Güney Lübnan'da saldırılar sürüyor. Filo'daki aktivistlerin bakışları ise Gazze'ye, Batı Şeria'ya, Güney Lübnan'a ve Filistin'e dönük olmaya devam ediyor." dedi.
Kavvadia, Girit Adası'ndaki Suda Üssü'nün kapatılmasını talep ettiklerini belirterek, bu amaçla hafta sonu Girit'te bir protesto düzenleneceğini söyledi.
Filistin için 2010'da yola çıkan Özgürlük Filosu'nda da yer alan aktivist kaptan Thodoros Bukas ise "İsrail’e kültürel, ekonomik ve akademik alanlarda uygulanan boykotun sürdürülmesi büyük önem taşıyor." diye konuştu.
Filo aktivistlerinden Kleoniki Aleksopulu, ateşkesin yürürlüğe girmesiyle her şeyin yoluna girdiğine dair kamuoyundaki yorumlara katılmadığını belirterek, "Her defasında 'savaş bitti, Filistin'deki soykırım sona erdi, her şey yolunda' deseydik, ilerleme kaydedemezdik. Birleşmiş Milletler istatistiklerinde gördüğümüz gibi saldırganlık artıyor, ne açlık bir anda sona eriyor ne de insanların zorla yurtlarından edilmeleri duruyor. Yapılar ertesi gün bir anda yeniden yükselmiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Aleksopulu, İsrail'in Filo'ya yönelik saldırısının ardından yaşadıklarını anlatırken, Filistin halkının yaşadıkları tüm zorluklara rağmen aktivistleri karşılamak üzere çadırlar hazırladığını aktardı.
Öte yandan Aleksopulu, Yunan aktivistlerin yolculuğa başladığı Siros Adası'ndaki çocukların, Filistinli çocuklara hediye olarak çizdiği resimlerin de İsrail askerleri tarafından yırtıldığını aktardı.
Aktivistlerden gazeteci Merina Meydani, son 2 yılda İsrail saldırıları nedeniyle Filistin'de 250'den fazla basın mensubunun hayatını kaybettiğini belirterek, bunun ABD iç savaşından bu yana gazeteciler için kaydedilen en yüksek rakam olduğunu vurguladı.
Filo'da öğrenci, emekli, akademisyen, gazeteci gibi bir çok kesimden insanın bulunduğuna dikkati çeken Meydani, "Sadece, hep beraber buraya kadar, artık yeter, diye haykırmak istedik. Gazze'deki mevcut durum devam ederse, bu felakete alışırsak, bu felaketle yarın kendi evlerimizde, kendi iş yerlerimizde karşılaşırız. Hiçbir şeyimiz kalmaz. Gazze bu durumda olduğu sürece hiçbirimiz özgür değiliz." diye konuştu.