İslam Emirliği İçişleri Bakanı Hakkani: “Cihad dönemindeki birliği yeniden inşa etmeliyiz”

Afganistan İslam Emirliği İçişleri Bakanı Siraceddin Hakkani, Afgan halkına birliklerini güçlendirme ve kişisel hırslardan ziyade ülkenin ulusal çıkarlarını önceleme çağrısında bulundu. Hakkani, halk ile hükümet arasındaki uyumun istikrar ve ilerleme için hayati önem taşıdığını belirtti.

Hakkani, Afgan halkını yıllar süren “cihad” döneminde birleştiren ruhun, şimdi ülkenin yeniden inşası ve barışın korunması sürecine rehberlik etmesi gerektiğini söyledi.

“Cihad döneminde nasıl birlik içindeysek, şimdi de geçmişte olduğu gibi birlik olmalı ve ulusal çıkarları kişisel çıkarların önüne koymalıyız.” dedi.

Hakkani, Afganlar için din ve vatanın derin bir anlam taşıdığını vurgulayarak, halkı ülkenin ilerlemesi için “sarsılmaz bir inançla” birlikte çalışmaya çağırdı: “Afganlar için din ve vatan özel bir öneme sahiptir. Bu nedenle hepimiz ülkemizin gelişmesi için kararlılıkla birlikte çalışmalıyız.”

İçişleri Bakanı, İslami Emirlik’in “tüm Afganlara kollarını açtığını” belirterek, kalıcı barışın temeli olarak ulusal dayanışma ve uzlaşı çağrısında bulundu. Güvenlik güçlerine ise halkı İslami değerlere “zorla değil, şefkatle” yönlendirmeleri tavsiyesinde bulundu.

“Güvenlik güçleri halka nazik davranmalı, onları İslami değerlere sevgiyle yönlendirmelidir. Bu tutum, halk ile hükümet arasındaki güveni güçlendirecektir.” ifadelerini kullandı.

Hakkani, Dila halkının geçmişteki fedakârlıklarını övdü ve “Bu bölge maddi olarak yoksul olabilir, ancak manevi açıdan büyük bir değere sahiptir.” dedi.

Bakanın ziyareti, İçişleri Bakanlığı’nın ülke genelinde yerel temasları artırmaya ve İslami Emirlik’in yönetim ile güvenlik yapısını güçlendirmeye yönelik çalışmalarının bir parçası olarak değerlendiriliyor.

Gözlemciler, Hakkani’nin açıklamalarının, Afgan yönetiminin ekonomik zorluklar, uluslararası izolasyon ve sınır güvenliği endişeleri arasında iç bütünlüğü pekiştirme çabasını yansıttığını belirtiyor.

Son aylarda Hakkani, Afganistan’ın ulusal çıkarlarının kabileci veya hizipçi çıkarların üzerinde tutulması gerektiğini sık sık vurgulayan üst düzey isimlerden biri olarak öne çıkıyor.